Arap edebiyatının yaşayan en önemli şairlerinden Adonis ile Türkiye sanatında kendine özgü, farklı bir yer edinen Habip Aydoğdu’nun bir araya geldiği “Kan Kırmızı” Sergisi, 26 Ekim-25 Aralık 2016 tarihleri arasında İzmir Folkart Gallery’de sanatseverlerle buluşacak. Küratörlüğünü Zeynep Yasa-Yaman’ın yaptığı “Kan Kırmızı” sergisinde, yazı, şiir ve imgenin; renk, kaligrafi, ses ve sözün buluştuğu çok boyutlu işler yer alıyor.

Adonis, Ortadoğu’nun yaşadığı bu savaş döneminde Habip Aydoğdu ile ortak bir çalışma içine girmeyi önemsiyor, şiir ile resmin siyasi anlamda neredeyse kopma durumuna gelen iki kültür arasında birleştirici bir rol üstleneceğini düşünüyor. Sanata dair kesin tanımlardan kaçınan Adonis de Habip Aydoğdu gibi bütün sanat dallarını; müzik, heykel, resim ve şiiri birbiriyle ilişkilendiriyor, şiir ile resim arasındaki farkın kullanılan malzemeden geldiğini, resmin de bir tür şiir olduğunu, yaratımda değişik formların kullanılmasının her sanatçıya göre değiştiğini düşünüyor. Gizemcilik, varoluşçuluk, bireycilik, toplumsal sorunlara eğilme, gerçek ile düşseli bir araya getirme her ikisinin sanatını tanımlamakta kullanılabilecek nitelemeler.  

Habip Aydoğdu 2015 yılından bu yana Adonis şiirleri okuyor, onu, düşüncelerini, yaratıcılığını daha yakından tanıyor,  şiirlerden yola çıkarak imgelere yazının eşlik ettiği 120 sayfalık bir  “Adonis Günlüğü” tutuyor. Birbirlerinin işlerine leke, çizgi ve dizelerle müdahale ediyorlar. “Kan kırmızı” sergisinde, Aydoğdu’nun resimleri ve Adonis’in şiirlerinden esinlenerek tuttuğu resimli günlüğü yer alıyor.

Adonis ve Aydoğdu için önemli olan “çokluk”, çokluk içinde var olabilmek, özgürleşebilmek. Kök,  köken, ilişkiler, kopmalar, kesintiler ve olaylar üzerine bir düşünme sürecine giriyorlar. Etkileşimlerinin, karşılaşmalarının bağlantı noktaları, aynı zamanda düşünsel farklılıklarının, yaratımlarının da çıkış noktası. Onlar için, özgür ve yaratıcı beden; yaratırken çocukluktan  uzaklaşmadan eller, gözler ve kalple aklı özgür bırakmak önemli. Sanatlarında  var olanın görünmeyen öteki yüzünü gösteriyorlar. Dünyalarını tanımlayan en önemli renk, “kırmızı”.  “Kırmızıya” tutkuları, evrene açılmayı sağlayan bir anahtar.

Sergide akraba coğrafyalardan taşınan ortak yaşantılar,  duyarlılıklar sorun ediliyor. Modernliğin gergin, tehlikeli ve karanlık yüzü, endüstrileştirilen savaşın neden olduğu sarsıcı boyutlar, Ortadoğu coğrafyası üzerinde oynanan oyunlar, parçalanan kültür ve inançlar, kaos, küreselleşen terör, yok olan yaşamlar, verilen kurbanlar, sürgünler, göçler, kamplarla kuşatılmış çelişkiler ele alınıyor.

Adonis - Habip Aydoğdu
Hakkında

ADONİS

1930 Tartus; Kassabin’de doğdu.

1943 Yazdığı ilk şiirini, Suriye devlet başkanı Şükrü El-Kuvvetli'nin ülke gezisi  sırasında konuşma yaptığı meydanda okudu, El-Kuvvetli’nin taktirini kazandı.

1944 Ulusal Toplum Partisi’ne üye oldu.

1943-1949 İlk ve ortra eğitimini Tartus Fransız Okulu ve  Latakia Devlet Okulu’nda tamamladı.

1950 İlk şiir kitabı Dalila yayımlandı.

1950-1954 Şam Üniversitesi’nde hukuk ve felsefe eğitimi aldı.

1954-1956 Askerliğini yaptı,  1 yıl hapis yattı.  

1956 Edebiyat eleştirmeni Khalida Said ile evlendi, Suriye’yi terk ederek Lübnan’a yerleşti.

1957-1964 Yusuf el Khal ile birlikte güçlü eleştiriler ve deneysel şiirler yayınlamakla tanınan Majallat Shi'r (Şiir Dergisi)’ni yönetti.

1960 Lübnan uyruğuna geçti.

1960-1961 Burslu olarak çalışmalarını Paris’te sürdürdü.

1968 Bir başka  deneysel şiir dergisi olan Mawaqif’i (Pozisyonlar/Konumlar) kurdu.

1970-1985 Lübnan Üniversitesi’nde Arap Edebiyatı dersleri verdi. Yanı sıra Sorbonne (Paris III), ABD’de George Town ve Princeton üniversitelerinde de dersler verdi.

1973 Beyrut Saint Joseph Üniversitesi’nden Arap Edebiyatı konusunda yaptığı çalışmalarla doktora derecesi aldı.

1976 Şam Üniversitesi'nde misafir öğretim üyesi olarak ders verdi.

1980 1975’te başlayan Lübnan İç Savaşı nedeniyle Paris’e göç etti.

1985 Ailesi ile birlikte  Paris’e yerleşti.

2000 Kaligrafi, renk ve figüratif görsellikleri kullanarak imgeler üretmeye başladı. Bu çalışmalarını, Londra, Paris, Berlin, Amman, Şam gibi bir çok şehirde sergiledi.

Arap dünyasının yaşayan en önemli şairi olarak anılan Adonis, Neo Sufizm ve Arap şiir geleneğinden beslenerek modern Arap şiirine yeni bir yön verdi, dünya şiiri içinde  ayrıcalıklı bir yer edindi, değişik tarihlerde Nobel Ödülü’ne aday gösterildi. 1968’den bu yana Lübnan, ABD, Fransa, Belçika, İtalya, Almanya, Türkiye gibi birçok ülkeden uluslararası ödüller aldı. Nazım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı Uluslararası  Nazım Hikmet Şiir Ödülü (1995 Türkiye), Frankfurt, Goethe Ödülü (2011 Almanya) bunlardan sadece ikisidir. 

Şair, eleştirmen, edebiyat tarihi, felsefe alanında bir çok makalesi, kitabı, antolojileri bulunan Adonis’in  1950’den bu yana  50’nin üstünde  şiir kitabı yayınlandı, şiirleri bir çok dile çevrildi.  

HABİP AYDOĞDU

1952 Konya’nın Aydoğmuş Köyü’nde doğdu.

1963-1966 İvriz İlköğretmen Okulu orta bölümünü bitirdi.

1966- 1970 Yetenekleri göz önünde tutularak öğretmenleri tarafından Resim Semineri’ne yönlendirildi. Öğrenimine İstanbul İlk Öğretmen Okulu’nda devam etti.

1970-1974 İstanbul Devlet Tatbiki Güzel Sanatkar Yüksekokulu’nu (Bugün Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi) tamamladı.

1974-1976 Mardin;  Nusaybin ve Cizre ilçelerinde  askerlik yaptı.

1976 Ankara Or-An Sanat Galerisi’nde “Yaşam Kavgası-I” adıyla ilk kişisel sergisini açtı.

1976-1980 Milli Eğitim Bakanlığı Yapı İşleri Dairesi’nde ressam kadrosuyla işe girdi. 6 ay sonra aynı bakanlığa bağlı Film, Radyo ve Televizyon ile Eğitim Merkezi’ne geçti, ortaokul ve liselere eğitim programları hazırlayan bu kurumda, eğitici filmler, grafikler, dekorlar yaptı. İlk çizgi film denemelerini gerçekleştirdi.

1980-1988 TRT Haber Dairesi Başkanlığı, Televizyon Haberleri’nde haber grafikeri olarak çalıştı.

1988 TRT’den istifa ederek çalışmalarını serbest olarak sürdürdü, tüm zamanını sanata ayırdı.

Çocukluğunun geçtiği Aydoğmuş köyündeki yaşamı, resimlerinde kullanacağı bazı renkleri ve motifleri derinden etkiledi.  1970’li yıllarda dönemin çalkantılı toplumsal yapısı işlerine yansıdı. 80’li yılların ortalarına doğru, düşlere dair imgelemleri öne çıkardı. Sanatında baştan beri gerçeği kendi süzgecinden geçirerek soyutlamaya önem veren sanatçının  resimleri bu dönemde öyküsel olandan giderek daha da uzaklaştı. 1990’lı yıllardan sonra çizgi kadar rengin lekesel etkilerini de öne çıkardı. Türkiye sanatında kendine özgü bir yer edinen Aydoğdu, 1976’dan bu yana yurt içinde ve yurt dışında 70’in üstünde kişisel sergi açtı. Pek çok karma sergiye, bienale, projelere katıldı, katkıda bulundu.  2015 yılında İş-Sanat Galerisi’nde retrospektif sergisi açıldı. Hakkında yazılan eleştiri, makale, sergi katalogları ve kitaplar, kapsamlı bir kaynakça oluşturmaktadır.

Sanat alanında çeşitli ödüllerinden bazıları, 1987 yılında 4. Yunus Emre Resim Yarışması Başarı Ödülü, Uluslararası Bandırma Kuş Cenneti Kültür ve Sanat Festivali Resim Yarışması Başarı Ödülü, 21. DYO Resim Yarışması Resim Ödülü, 48. Devlet Resim ve Heykel Sergisi Resim Ödülü, 1997 yılında 8. Asya Sanat Bienali Onur Ödülü, 2009 yılında ise Artforum Ankara 5. Sanat Fuarı Sanatçı Onur Ödülü’dür.

Yapıtları, Ankara Resim ve Heykel Müzesi, İzmir Selçuk Yaşar Resim Müzesi, İzmir Resim Heykel Müzesi, Merkez Bankası Sanat Koleksiyonu, İş Bankası Sanat Koleksiyonu, Eskişehir Anadolu Üniversitesi Çağdaş Sanatlar Müzesi, Hacettepe Sanat Müzesi, Gazi Üniversitesi Sanat Müzesi, Proje 4L-Elgiz Güncel Sanat Müzesi ve bir çok özel koleksiyonda yer almaktadır.

Folkart Gallery’den Haberdar Olun
Sizinle iletişime geçelim.